İncelikler 24: Güngezgini, Alice Harikalar Diyarında, Nil de Öyle, Evde Zaman Geçirme Rehberi, Nereden Başlasam?
Dünyanın en güzel şeyleri, hiç sözü edilmeyen şeylerdir; en derinlerimizde yatan ölülerin mezar taşları yoktur.
Şahane Okur,
Günaydın. Bu hafta zarfta bir çizgi roman, bir yazı, bir konuşma, bir rehber ve bir Podcast yer alıyor.
İçtenlikle.
Günler ve İhtimaller Denizinde Gezinti
“Yaşamım bir şarkıcının iç çekme anıdır,” der Edip Cansever, uzay-zamanda büyük bir yer kaplamayan hayatlarımız bizler için bir sürü olanak sunuyor. Hem esrarengiz hem zengindir sandığın içi. Her rastlantı her karar yeni bir ihtimali beraberinde getirir.
Güngezgini’nde Brezilyalı ikiz kardeşler, Fabio Moon ve Gabriel Bá, aşk, yalnızlık, ölüm gibi ihtimalleri büyülü gerçeklikle işliyor. Bu çizgi romanın düştüğümüz yerde yeniden başlamamız için efsunlu bir gücü var:
Yabancılarla dolu bir toplumun içinde yaşıyoruz. Milyonlarca insanın arasında gitgide daha da yalnızlaşıyoruz. Her geçen gün şehrimizin, içinde kaybolduğumuz dev bir çöle dönüşmesine tanıklık ediyoruz. Adına “aşk” dediğimiz bir vahayı arıyoruz.
Biz beklemeyi sürdürdükçe, etrafımızdaki herkes ve hatta her şey parmaklarımızın arasından akıp rüzgara karışan kum tanelerine dönüşüyor. Gözlerimiz körelmiş, burnumuzun dibinde olmasına rağmen göremediğimiz bir şeyi veya birini nasıl bulabiliriz? (256 Sayfa)
Alice, Çocukluk ve Okur Olmak
Alice Harikalar Diyarında bir çocuk kitabı ancak içeriği ve yazarın hayatı nedeniyle birçok spekülasyona konu olmuş. Sembolizm içeriyor mu yoksa zorlama bağlantılar mı kuruyoruz? Akademik makalelerde yüzlerce atıf var. Bütün tartışmaların gerisinde Alice bizim çocukluk arkadaşımız. Kitaplarla ilk tanıştığımız günlere gitmek, zihnimizdeki yüzünü yoklamak için bir yazı:
Her okuduğumda derinliği karşısında hayran kaldığım Alice’ten daima öğrenecek yeni bir şeyler buluyorum. Tek bir şey değişmiyor fakat. O da Alice’in benim için daima ilk okuduğum Alice olarak kalması. Galiba çoğu okur gibi ben de okur hafızamın raflarına bir kitabın ilk okuduğum baskısını özgün baskı olarak yerleştiriyorum ve bu gerçek ömrümün geri kalanında karşılaştığım yeni baskılar tarafından asla değiştirilemiyor. (1104 Kelime)
Can Sıkıntısından Patlamak ve Nil’in Harikalar Diyarı
Alice demişken Nil Karaibrahimgil’in bir konuşmasına kulak verelim. Akıllı telefonları bir müddet kenara bırakınca canımız sıkılıyor. Sıkılsın. Hayal etmek, tavşanları görmek ve bir şeyler üretmek için imkan tanıyor bu sıkıntı. (17 Dakika)
Evde Keyifli ve Verimli Zaman Geçirme Rehberi
Koronavirüse karşı almamız gereken basit önlemler var. Fiziksel tedbirlerin yanında ruh sağlığımıza da dikkat etmeliyiz. Dışarı çıkmayıp evdeki vakti değerlendirmek için birkaç öneri:
- Film ve kitap listelerimizdeki eksikleri elden geçirmek, MUBİ’nin güzelim seçkilerine göz atmak.
- Yoga ve diğer egzersizler için hazırlanmış videolar doğrultusunda zihnimizi ve bedenimizi diri tutmak.
- İlgi duyduğumuz alanlarda ve yabancı dil konusunda çevrim içi eğitim sunan programlara bakmak. (Coursera’da ders programları için burs başvurusu yapabilir, edX’teki derslerden ücretsiz olarak faydalanabilirsin vb.)
- Müze gezmek. (MoMA’nın 1929’dan bugüne tüm sergilerine bakabilirsin)
- Sosyal medyada haber takibinden kaçınırken sevdiklerimizle iletişim halinde olmak.
- Yeni tarifler denemek, mutfakta vakit geçirirken Radyo 3’ü açık bırakmak.
- Yapbozlarla, kutu oyunlarıyla meşgul olmak.
Nereden Başlasam?
Mirgün Cabas ve Can Kozanoğlu, İlk Sayfası’ndan sonra yeni bir Podcast serisi ile karşımızda: Nereden Başlasam? İkili farklı disiplinlerden yetkin konuklarıyla bu alanlardaki temel kavramları, temel meseleleri konuşuyorlar. Şimdiye kadar işledikleri konular arasında mitoloji, gastronomi, Roma tarihi, psikanaliz gibi envai çeşit başlık yer alıyor. Keyifli bir bilgi akışı sağlanıyor. Son bölümde Prof. Dr. Nüket Esen ile Tanzimat Edebiyatını konuşuyorlar. (30 Dakika)
Güne başlama şarkısı:
