Hiçbir Halta Yaramayan Şeyler

tarafından Kirpi

İncelikler 34: Son Mektup, Hayvanlarla Konuşmak, Kişisel Hayatlarımızın Hayali Haritaları, NBC vs. Zeki Demirkubuz

Şahane Okur,

Günaydın. Bu hafta zarfta üç kitap, üç film, iki yazı ve bir Youtube videosu yer alıyor.

Sevgiyle.


Âşıklar, Dostlar ve Mektuplar

Andre Gorz’un Son Mektup’u hem bir özür ve hem bir veda. Elli sekiz yıllık hayat arkadaşı, Dorine’e yazmış. Gorz, eşini başka bir kitabında sadece birkaç satırla, kendisi ile evlenmekten başka bir seçeneği olmayan bir kadın olarak resmetmesinin mahcubiyeti ile kaleme almış bu mektubu.

Sayfalarda ilerlerken Dorine’in ne kadar yetenekli, güçlü, kendine yeten biri olduğunu öğreniyoruz. Aralarındaki ilişkinin saflığı ve güzelliği de büyülüyor. Bu kitap bir veda çünkü Dorine bu kitap yayımlandıktan bir sene sonra kanser hastalığı nedeniyle hayatını kaybetmiş. Andre de intiharı seçerek sevgilisine kavuşmuş.

Yakında seksen iki yaşında olacaksın. Boyun altı santim kısaldı, olsa olsa kırk beş kilosun ve hâlâ güzel, çekici, arzu uyandırıcısın. Elli sekiz yıldır birlikte yaşıyoruz ve ben seni her zamankinden çok seviyorum. Sadece benimkine değen bedeninin sıcaklığıyla dolan, kahredici bir boşluk taşıyorum göğsümün tam ortasında yeniden. (61 Sayfa)

Bu kitabı okur okumaz aklıma Mektupların Romanı geldi. Mihail Şişkin’in kurgusal âşıkları savaş yıllarında mektuplaşıyor. Şasenka ve Vovka mektupları ile birbirlerini ve kendilerini tanıma süreçlerine bizi şahit tutuyor. Kıskandırıyor. Aşkları taze. Vovka cephede, savaşın tüm yozluğuyla boğuşuyor. Şasenka, Vovka’sız bir hayata alışmaya çalışıyor.

Hiçbir halta yaramayan, başka kimselere anlatamayacağım şeyleri seninle paylaşmak gibisi yok. (384 Sayfa)

Sadece âşıklar mektuplaşmaz. Yazdıkları mektuplarla dostluklarına hayran bırakan iki yâren, Tezer Özlü ve Ferit Edgü.

Bana mektubun bile Bach kadar dinlendirici geliyor. (111 Sayfa)


Hayvanlarla Konuşmak

Bazı şehirlerin sokaklarında kediler ve köpekler yok. Ama biz apartman önlerine konulan mamalarla, rüşvet karşılığı edinilen patili arkadaşlara alışmışız. Sabahları selamlaşıyoruz. Akşamüzeri onları severken kimseye anlatmadığımız dertleri açıyoruz.

Evet hayvanlarla ortak bir dilimiz yok. Biz onlardan farklı, düşünen ve konuşan varlıklarız. Ancak bazı zamanlarda birbirimizi çok iyi anlayabiliyoruz. Agamben dili tehlikeli bir icat olarak görüyor. İletişim kurmak için araç değil, engel. Ona göre hayvanlar bir dile ihtiyaç duyduğumuz için bize yazıklanıyor:

Ben bir hayvanım; gayri tabii koşullarda yaşayan bir türe mensup olsam da öyleyim. Ve bazen hayvanların bana şefkatle baktıklarını hissediyorum. Bu beni çok etkiliyor; ne zaman bir hayvan bana baksa utanca benzer bir şey hissediyorum.  (291 Kelime, röportajın tamamı, İngilizce)


Kişisel Hayatlarımızın Hayali Haritaları

Tarih, kırılma noktaları ve köşebaşları ile örülü. Çağ açıp kapatan fatihler, buluşları ile dünyayı değiştirenler, yazdıkları ile bin yıl sonrasına seslenenler. Savaşlar, zaferler, felaketler. Peki kişisel tarihlerimiz?

Benliğimize dair yeni keşiflerde bulunmak için hoş bir öneri: Kendi hikâyemizin haritalarını oluşturmak. Fikrin kaynağı, çiçek gibi bir yazı. Aksu Bora çocukluğuna gidiyor ve okuma serüveninin haritası üzerinde kafa yoruyor:

İnsan, kendi hayat hikâyesini bir yolculuk olarak düşünse ve bu yolculuğun haritasını çıkarmaya kalksa, neleri yerleştirir o haritaya? Muhtemelen tek seferde üstesinden gelemez de birkaç harita çıkarması gerekir: Önemli karşılaşmalar, insanlar; şehirler ve evler, sokaklar ve meydanlar; kokular, tatlar, sesler; nesneler, filmler, kitaplar, meraklar, rüyalar… O kadar da önemli olmadığını sandığı bir nesnenin bütün haritalarda karşısına çıktığını görür, şaşırır… (918 Kelime)


Duyduğuma Göre:NBC vs. Zeki Demirkubuz

Youtube kanalı Kutsal Motor, Billur Bolu ile yeni bir seriye başladı: Duyduğuma Göre. Program sinema dünyasının kulislerine, alengirli ve cafcaflı hadiselerine uzanıyor. Eski meseleleri tozlu raflardan indiriyor.

İlk bölüm, bir zamanlar kardeş gibi olan Zeki Demirkubuz ve Nuri Bilge Ceylan’ın aralarının nasıl açıldığını sorguluyor. İki başarılı yönetmen filmleri aracılığıyla birbirlerine cevap yetiştiriyor. Kurşun yerine referans. Düello sürüp gidiyor, her defasında seyirci kazanıyor. (10 Dakika)

Arşivde Gezin

Kirpi'yle düşüncelerini paylaş